Kim ölen?

Sessizlik çökünce susar mı her şey, yoksa kanıksamak mı yaşam tüm seslerin gidişini.. Ya da nereye gittiğini anlayamadığımdan mı bu ağrı kulaklarımda.. Vakit.. Vakit... Geçmeden daha.. Biri seslense, bir ses; tiz belki.. Kadın sesi, doğum sonrası affedilmiş huzurla.. Bir baba, "kızım" dese, sorgularını almadan yanına..

Neye benzer peki sesler kesilmese yaşamak, niye benzer ya da illa bir şeye.. Neden bu çabam, hep bir kılıf uydurma telaşım, minaresiz kavrayışlarım, neden endişelerim..

Yolların sonu görünmeyince irkiliyorum hala, oysa çıkmazları saymayınca sonu olur mu yolların? Sayacak bir şeyimiz var mı saydıklarımızın sayısını unuttuysak.. Peki ya hala umut, peki neye umut, peki neyden umut?

Buralarda hala ezan okunuyor yeni doğan kulaklara.. Onlar temiz diye mi? Peki Ezan temizler için mi? Peki ölüm... O zaman salâ insan seçmez mi? Peki alkışlar, çınlayan sessizliğimde.. Neden? Kim ölen?

Hala delilik yok avuçlarımda ve ben aklımı kaçırıyorum kayboldukça..



müzik..

Snowball..

Benim de kartoplarım var, kim ister? =)