Bir şiirin ellerinden tutup yalnız yürüdüğün günlerin sonunda ellerini tutanla aynı şiiri yaşamak diye bir deyim olmalı. Adım adım mısra mısra o şiirin içinde yürüdüğün senelerini anlatacak, ama kısacık bir deyim. Çünkü anlatmaya çalıştıkça ne kendine ne bir kağıda ne de bir insana anlatamadığın bir koca serüven bu. "İyi ki"lerle beraber "keşke"ler, sonsuz umutlarınla beraber umutsuzluklar..
Hepsi bir arada ama hep güzel, hep dostça, hep yanyana..
Dalları toprağa değecek meyvelerinin çokluğundan, kökü de toprağa sımsıkı tutunmuş bir koca ağaç gibi.. Öyle ki, tüm mevsimleri gögüslemiş, göğe ve toprağa sımsıkı sarılmış bir ağaç..
-------------------------
"Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım "
T.Uyar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder